HACKEROO1 HACKEROO1































 


   
  HACKER OO1.Hacker.Dersleri-The
  bir anda uykudan kalktım
 
Dinim İslam Kitabım Kur'an

1. Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi?  2. Yükünü senden alıp atmadık mı?  3. O senin belini büken yükü .  4. Senin şânını ve ününü yüceltmedik mi?   5. Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır.   6. Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık daha vardır.   7.  Boş kaldın mı hemen (başka) işe koyul,    8. Yalnız Rabbine yönel.
 
 
KURAN'I KERİMİ BAŞTAN SONA  DİNLEYİN HATİM İ ŞERİF TAM 30 CÜZ
 

MEVLANA'NIN HAYATI.MEVLANA'NIN BİYOGRAFİSİ.MEVLANA'NIN KISA HAYATI.Mevlana, asıl adıyla Muhammed Celaleddin-i Rumi'nin hayatı.Mevlâna 30 Eylül 1207 yılında bugün Afganistan sınırları içerisinde yer alan Horasan yöresinde, Belh şehrinde doğmuştur.Büyük bir Mutasavvıf olan Mevlana'nın hayatı..

 

Bir anda uykudan kalktim
Kategori: BIR ANDA UYKUDAN KALKTIM , Din

Bir anda uykudan kalktim
çok ilginç bir ışık gördüm ama odanın ışığı kapalıydı
bir baktım saat 3:30 gece  facir vakti
peki gördüğüm bu kadar ışık nerden
-----
birden şaşırıp kaldım baktım ki elimin yarısı duvarın içinde
hemen elimi çıkardım korku içinde oturup elime bakıyordum
tekrar elimi duvara dogru uzattım yine elim duvarın içine giriyordu!!!!!!!!
--
bir gülümseme sesi duydum
Yüzümü kardeşime dogru çevirdim, yatıyordu
korku içinde yatağımdan kalkıp kardeşimi uyandırmaya gittim
ama cevap vermedi
annemin odasına doğru gittim
babamı uyandırmaya çalıştım
birilerinin bana cevap vermesini istiyorum ama kimse cevap vermiyordu
annemi uyandırmak üzereyken, baktım ki annem uykudan uyandı
uykudan uyandı ama benimle konşmuyordu
---
bismillahirrahmanirrahim diyordu ve tekrarlıyordu
babamı uyandırdı, kalk kalk bir bakalım çocoklara dedi annem
şimdi zamanımı bırak uyuyayim yarın ola hayr ola dedi babam
ama annemin israrı üzerine babam kalkıverdi şaşkınlık içerisinde beraber odamıza doğru geldiler
---
başladım bağırmağa, anne, baba ama hiç birisi cevap vermiyordu!!!
annemin elbisesini çekiyor beni dinlemesini istiyordum ama annem beni hissetmiyordu!!!
başladım annemin arkasından yürümeye ta bizim odaya kadar
odamıza girdi ve ışıkları açıverdi
ama benim için fark etmiyordu çünkü benim için her taraf ışıktı
tam o sırada çok ilginç bir şeyle karşılaştım
---
kendi vücudumu  gördüm!!!
evet kendi vücudumu
 
oturup kendi kendimi seyredıyordum, iki taneydim
kendi kendime soruyordum kimdir bu acaba? Nasılda bana benziyor!!!
başladım kendi kendimi uyandırmaya, bu kabustan kurtulayım diye
ama uyanamadım
---
babam dedi ki bak yatıyorlar işte hadi yerimize gidelim
 
ama annem sakin olamadı ve benim uyuduğum yatağa doğru gelerek
beni uyandırmaya başladı kalk muhammed kalk bana cevap ver
ama cevap veremiyordu!!!
 
bir kaç defa uğraştı ama yok. Birden baktım ki babamın gözlerinden yaşlar dökülüyor
o babam ki şimdiye kadar onun göz yaşlarını görememiştim
bağırışmalar başladı oracık yerden .. kardeşim uyandı ve sordu ne oldu?
annem ona bağırarak, abin muhammed olmüş çok acıklı bir şekilde ağlıyordu
---
bağırmalar fazlalaştı
anneme giderek, anne ağlama ben burdayım bak bana!!
ama kimse bana cevap vermiyordu, neden?
oturup bağırmaya başladım, burdayım bakın işte
ama kimse cevap vermiyordu
başladım bağırmaya ya rabbi, ya rabbi ne olur beni bu rüyadan ve olduğum durumdan kurtar
---
uzaktan bir ses duydum ve geldikçede yükseliyordu
bu ses allah’u taalenin bir ayeti idi
((andolsun sen bundan gaflette idin, derhal biz senin perdeni kaldırdık. Bugün artık gözün keskindir))
birden iki kişi beni tuttular, ama insan değillerdi
çok korktum !!
başladim bağırmaya, bırakın beni, siz kimsiniz? Ne istiyorsunuz?
kabire kadar senin gardiyanlarınız dediler
----
ben ölmedim, daha yaşıyorum dedim
neden beni kabire götürüyorsunuz? bırakın beni!! Ben hissediyorum, konuşuyorum ve görüyorum, ben ölmedim
bana gülümseyerek cevap verdiler
dediler ki, ey insanlar sizzler çok ilginç yaratıksınız, sanıyorsunuz k i ölüm hayatın sonudur ama bilmiyorsunuz ki asıl olan sizin yaşadığınız hayat bir rüyadan ibaret olup öldüğünüz zaman uyanıyorsunuz.
beni kabire doğru çekiyorlardı hala
 
yoldayken baktım ki benim gibi insanlar ve yanlarında da aynı o iki yaratıktan var, kimi ağlayor kimi gülüyor ve kimi ise bağırıyordu
onlara sordum neden böyle yapıyorlar?

dediler ki, bu insanlar şaşkınlık içerisindeler, nereye gittiklerini biliyorlar, kimisi dalalettedir.. korku içinde sözlerini keserek sordum:
ateşe gidiyorlar mi yani?
evet dediler '
konuşmalarına devam ederek, o gülenler ise cennete gidiyorlar
hemen sordum onlara, peki ben nereye gidecem??
dediler ki, sen bazen iyi gidiyordun, bazende kötü
bazen tövbe edip ertesi gün günah işliyordun ve izlediğin yol tam olarak belli değildi
ve hep öyle yitik kalacaksın
sözlerini korku içerisinde keserek sordum:
yani ben ateşemi gidiyorum yoksa?
 
Onlarda, Allahın rahmeti geniştir ve yolculukta uzundur dediler
---
yüzümü çevirdim korku içerisinde baktım ailem, babam, amcam, kardeşlerim ve akrabalarım hepsi
Bir sandık içinde beni taşıyorlardı
Onlara koiarak gittim ve onlara dedim ki benim için dua edin lütfen
Ama kimse bana cevap vermiyordu
kimi ağlıyordu kimi ise hüzünlüydü
 
Kardeşime giderek, dikkatli ol dünyanın fitnesi seni kandırmasın
Beni duymasını çok isterdim
O iki melek beni kabirdeki cesedimin üzerine bağladılar
baktım ki babam toprak atıyor üzerime
Kardeşlerim topak atıyor
Ordaki insanlar hepsi üzerime toprak atıyordu
----
dedim ki, ahh keşke onların yerinde olsaydım Allaha tevbe etseydim
dün sabah namazımı kılsaydım
 
Keşke her gün rabbime dua etseydim
Keşke her gün tevbemi yenileseydim
Keşke kötülüklerden uzak dursaydım
Başladım bağırmaya, ey insanlar dikkatli olun dünya hayatı sizleri kandırmasın
en azından birisinin beni duymasını çok isterdim
Peki sen beni duyuyormusun
• 9 Yorum • Yorum yaz! • Bağlantı

 
Namazın Önemi
Kategori: NAMAZIN ONEMI , Din


Her şeyi yoktan var eden, bizi insan olarak yaratan ve sayısız nimetlerle donatan Allah’a şükranda bulunmak, teşekkür etmek en başta gelen insani görevimizdir. Allah’a şükretmek dil, kalp ve bedenle olur. Şükrün bütün bu kısımlarını toplayan bir ibadet şekli vardır ki, o da namazdır.
 Namaz, alemlerin Rabbi olan Allah’a ibadet ve kulluğun tayin ve tespit olunmuş en mükemmel şeklidir.
Namaz, Allah Teâla’nın gördüğümüz, görmediğimiz, bildiğimiz, bilmediğimiz, bitmez tükenmez nimetler ve ihsanlarına karşı şükranlarımızı sunmaktır.
Namaz, işlediğimiz günahlardan arınmak, işleyeceklerimizden de korunmak için kalbimiz, dilimiz ve bütün varlığımızla yaptığımız kulluk görevidir.
Namaz insanı günahlardan arındıran, kötülüklerden alıkoyan, ruhu temizleyip kalbi aydınlatan en güzel bir ibadettir. Bunun içindir ki, Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de: “Ey Muhammed, kitap’tan sana vahy olunanı oku. Namazı dosdoğru kıl, muhakkak ki namaz, hayasızlıktan ve fenalıktan alıkoyar. Allah’ı anmak ne büyük şeydir. Allah yaptıklarınızı bilir.”
Hud Suresinin 114. ayetinde ise mealen şöyle buyrulmaktadır: “Gündüzün iki ucunda (yani sabah, öğle ve ikindi vakitlerinde) ve gecenin gündüze yakın zamanlarında (akşam ve yatsı vakitlerinde) namazı dosdoğru kıl, doğrusu iyilikler kötülükleri giderir. Bu iyi düşünenlere bir öğüttür.”
Her namaz bir iyilik olduğuna göre, namaz kılmaya devam eden bir mü’minin geçmişte işlemiş olduğu küçük günahlarının affedileceği ayet-i kerimeden anlaşılmaktadır. Hz. Osman’ın Resul-i Ekrem efendimizden rivayet ettiği bir hadis-i şerif ‘e göre: “Herhangi bir müslüman temizlenir, usulüne göre abdest alarak beş vakit namazını kılarsa, kıldığı bu namazlar, iki namaz arasında işlemiş olduğu küçük günahlarına kefaret olur.
Günde beş defa namaz kılmak, kadın erkek her müslümanın üzerine farzdır. İnsan bu ibadeti yerine getirmek suretiyle gönlünü Allah’a bağlar. ”Beni anmak için namaz kıl” mealinde olan ayetin işaret ettiği sır ve hikmet budur
Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de;
Hz. Lokman’ın evladına; “Oğulcağızım, namazını dosdoğru kıl”
 diye öğüt verdiğini bildirmekte; “Hz. İsmail’i kavmine namaz kılmayı emrettiği için övmekte ve Hz. İsa’ın beşikte iken mucize olarak konuştuğunda yaşadığım müddetçe bana namaz ve zekatı emretti”dediğini haber vermektedir.
Bu ayetler göstermektedir ki, namaz geçmiş ümmetlere de farz kılınmış bir ibadettir.
Dînî bir görev olan namaz, imanın işâreti kalbin ışığı, ruhun kuvveti, bedenin koruyucusu ve sevgili peygamberimizin ifadesiyle “Mü’minin mi’racıdır.”
Manevi bir yükselme ve mi’rac sırrına erme vesilesi olan namaz, insanı ruhen ve ahlaken yükselten onu Allah’a yaklaştıran bir ibadettir.
Bu amaçla, abdest alıp seccadesinin başına gelen ve Allahü ekber diyerek Allah’ın huzuruna duran kul; önce, “Sübhaneke” yi okur, “Allahım hamd ederek seni tesbih ederim, senin ismin mübarektir. Sen yüceler yücesisin sen’den başka ilah yoktur.
Sonra, “Eûzü billahi mine’ş-şeytanir-racim.” Şeytan’ın şerrinden sana sığınırım.
Daha sonra da, “Bismillahirrahmânirrâhim” Rahman ve Rahim olan Allahın adıyla başlarım” der.
İşte bütün bunlar Mirac merdiveninin birer basamağıdır. Kul artık manevi bir asansöre binmiştir.
“Sen her şeyden münezzehsin Ya Rabbi! Hamd sana mahsustur. İsmin de mübarektir. Sen yüceler yücesisin, teksin, eşin ve benzerin yoktur. Bütün şerlerden sana sığınırım. Her güzel işe senin isminle başlarım yaptığım her işte senin rızanı ararım”, diyerek derece, derece yükselir. Böylece mânâ alemine doğru harekete geçmiş olan kul, Fatiha suresini okumaya başlar.
“Hamd alemlerin Rabbi, rahmet ve merhameti sonsuz ve din gününün sahibi olan Allah’a mahsustur,” mealindeki ayetleri okurken perdeler tamamen açılmış, kul tam bu sırada huzura alınmıştır. İşte bu esnada kul, “Allahım ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz.” Diyerek ibadet ve ubudiyetini Rabbine arz eder. Muhtaç olduğu yardımı yine Rabbinden isteyerek şöyle der. “Ya Rabbi! Yalnız senin huzurunda eğilir, alnımı secdelere korum. Senden başkasına asla kul, köle olmam, Ya Rabbi muhtaç olduğum yardımı da yalnız senden isterim. Gerçek manada yardım eden sensin, her şey senin iradene bağlıdır, senden medet olmadıkça hiçbir kimse bana yardım edemez. Allahım bizi doğru yola, ni’metine erdirdiğin kimselerin, gazaba uğramayanların, sapmayanların yoluna eriştir.”der
Arz-u halinin sonunda bir mühür mesabesinde olan “AMİN” kelimesini söyler.
Fatihadan sonra bir sûre veya en az üç ayet okumak suretiyle ayakta durmayı tamamlayan kul ruku’a varır. Üç defa “Sübhane Rabbiye’l-azîm” Büyük rabbimi tesbih ederim. Daha sonra secdeye varıp üç defa “Sübhane rabiye’l Â’lâ “ Yüce Rabbimi tesbih ederim. Diyerek Rabbine mülâki olur. Nitekim Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerimde; “Secde et ve Allah’a yaklaş” buyurarak, mânâ âlemine yükselmenin ve Allah’a yaklaşmanın yolunun namazdan, namazın secdesinden geçtiğini bildirmektedir.
Bu şekilde kılınan namaz, Allah’ın rızasını kazanmaya ve cennet mutluluğuna ulaşmaya vesile olur.
Resullah efendimiz veda haccında okuduğu hutbelerinde, ashabına hitaben, “Allah’tan korkunuz, beş vakit namazınızı kılınız , orucunuzu tutunuz, mallarınızın zekatını veriniz. Emir sahiplerine itaat ediniz, bunları yaparsanız Rabbinizin cennetine giresiniz.”Buyurmuşlardır.
Yine sevgili peygamberimiz bir gün etrafındaki ashabına: “Altı konuda bana söz verin, ben de sizin cennete girmenize kefil olayım“ Buyurduklarında; Eshap: “Ey Allah’ın Resulü onlar nelerdir? Dediler.
Resulü Ekrem Efendimiz: “Namaz, zekat ve emanete riayet, nefsi zinadan, mideyi haramdan, dili kötü sözlerden korumaktır.” Cevabını verdiler.
Yüce Allah, namaz kılan kulları için ebedi mutluluk yurdu olan cennetler hazırladığını beyan ederek, şöyle buyurmaktadır: “İnanıp yararlı işler işleyenlerin, namaz kılıp zekat verenlerin Rabb’leri katında ecirleri vardır. Onlara hiçbir korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.”
                          Ne mutlu Allah’ın buyruklarına uyanlara.
                Ne mutlu cennete girip Rabbi’nin rızasına ulaşanlara.
                                            (ALINTIDIR)
 
 
ABDEST ALDIĞIN ZAMAN
Kategori: DINI SIIRLER , Din
ABDEST ALDIĞIN ZAMAN

Dökülür bedenden cümle günahlar
Namaz için abdest aldığın zaman
İki melek iki yanında durur
Sabah namazını kıldığın zaman

Dahi namazım terketme sakın
İsterisen olsun imanın bütün
Hak kulum der sana Rasül ümetim
Öğle namazım kaldığın zaman

Gökten yere iner bütün melekler
Meleklere müştak olur felekler
Kabul olur anda bütün dilekler
İkindi namazım kıldığın zaman

Cennet bahçesin! Hak kendi bezer
Şad olur müminler içinde gezer
Kiramen Katibin sevabın yazar
Akşam namazım kıldığın zaman

Bu namazdır müminlerin burağı
Hak teala yakın eder ırağı
Cenneti ala olur anın durağı
Yatsı namazım kıldığın zaman

Ecel yastığına koyunca başın
Dökülür gözünden kan ile yaşın
İman Kur’an olur senin yoldaşın
Azraile canın verdiğin zaman
 
 
PEYGAMBERİMİZ ZİYARETİMİZE GELSE
Kategori: PEYGAMBERIMIZ ZIYARETIMIZE GELSE , Din
                 PEYGAMBERİMİZ ZİYARETİMİZE GELSE
Eğer bir gün peygamber ziyaretimize gelse, yalnızca bir kaç günlüğüne.
Aniden çalsa kapımızı, doğrusu merak ediyorum neler yapacağımızı.
Ama biliyorum böylesi şerefli bir konuğa evimizin en güzel odasını açacağımızı.
Yemeklerimizin en iyisini sunacağımızı.
Ve inandırmaya çalışacağımızı,
onu evimizde görmekten dolayı duyduğumuz hazzı
Ama söyleyin bana,
Peygamberi evinize doğru gelirken gördüğünüzde, onu kapıda mı karşılayacaksınız.
Yoksa onu içeriğe davet etmeden önce,
o sabah aldığınız gazeteleri dergileri çabucak toplayıp kanepenin altına mı atacaksınız.
Peki, açık mı bırakacaksınız pembe dizi oynayan televizyonunuzu.
Kim bilir belki de ağzımızdan hiç çıkmamış olmasını dilerdik,
Gün içinde ediverdiğimiz bir sürü yalan ve hakaret.
Peki ya kasetlerimizi, hızlı müziklerimizi, yeni çıkan starların son albümlerini de ortalıktan kaldıracak mıyız bir çırpıda.
Belki de onların yerine raflarda yıllardır boynu bükük bekleyen kitaplardan mı serpiştireceğiz ortalığa.
Peki, hemen evimize girmesine izin verecek miyiz,
Yoksa ne olur bir dakika diye yalvararak kapıda hangisini kaldırayım, neyi yok edeyim nasıl gizliyiyim diye koşuşturacak mıyız evimizin içinde bin bir telaşla.
Merak ediyorum eğer peygamber bir kaç günlüğüne bizimle birlikte yaşasa
Yapmaya devam eder miyiz her zaman yaptığımız işleri.
Mesela götürebilecek miyiz yanımızda her gittiğimiz mekâna, onu da?
Tanıştırmaktan onur duyacak mıyız, en yakın arkadaşlarımızla?
Şöyle diyelim ya da, o gelince bir kaç günlüğüne değişmeli mi hayatımız ve planlarımız?
Şimdi söyleyelim birbirimize açık yüreklilikle,
Kalmasını ister miyiz hayatımızın sonuna kadar bizimle?
Yoksa rahat bir nefes mi alırız, ziyareti bitip çabucak gidiverdiğinde?
Gerçekten bilmek ilginç olabilirdi değil mi?
Eğer bir gün peygamber aniden ziyaretimize gelse, yapacağımız şeyleri?
                                                              (ALINTI)
 
NAMAZ KILIYOR MUSUN?
Kategori: NAMAZ , Din
Sizden; hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kötülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulunsun. Kurtuluşa erenler işte bunlardır. (Al-i İmran Suresi, 104)
Namaz Kılıyor musun?
 EVET Mİ?   HAYIR MI ?
Lütfen  okuyun ve biraz düşünün...
Neden namaz kılmıyorsun???
Namaz kılmamak icin bir sebebin mi var yoksa?
Ne olabilir ki namazdan onemli olan sebep???
Dur ben tahmin edeyim:
Namaz kilacak vaktin yok degil mi? yada namazdan daha önemli bir işin var yada Allaha kullugu unuttugumuzdan..........
Sence hangisi......
ama onlarin da vakitleri yoktu...

Ya bedir savaşına ne demeli:
Savas hic durulmuyordu aksine gittikce kızgınlaşıyordu, bu arada ikindi vakti cıkmak üzereydi, ama kılacak zamanda yoktu karşında en az on katın düşman vardi.
Kenara cekilipte namaza duramazdın, yada namazı kılmıyacaksın değilmi bence en kolayı bu...
 Ya onlar ne yapti:
 Peygamberimiz 300 kişilik ordusunu ikiye ayırdı yarısı geriye çekildi diğer yarısı daha ileri atıldı ve daha bir kuvvetle savaşti, ve geriye çekilenler Peygamberimizin imamlığında namazı kıldılar;bitince de digerleri ile yerdeğiştirip onlar savaşmaya başladı diğerleri geri çekilip  namazı eda ettiler...

Sence onların zamanı varmıydı?
 Ya da bunların... zamanı varmı



Yok degil mi?

Yerinizmi yok...........?????
Sence onların yeri var mı?




Buda tutmadı baska  bahanen yokmu?
Yada yolculuk yapıyorsundur değil mi, kılacak yer yok ki olsa kılardın...

Peki onların var mı?




Yada insanlar ne der diye aklınamı geldi 

Peki ya buna ne derlerdi......


Utanılacak bir şey değilmi.........

Çok aşırı yogunsun değilmi?
Evde toptan kılarsın hepsini nede olsa kazaya bırakırız öyle kolaylık var...
Bir vakit namazı terkedene seksen sene azâb olunacaktır, şeklinde hüküm yer almıstır.    
Buna dayanabilecekmisin 
Peki ya hiç kılmayan???? 
 
Allah (cc) buyuruyor ki:
'Kitablarını sağlarından alanlar cennettedirler. Mücrimler hakkında sorarlar: 'Sizi cehennem çukuruna ne sürükledi?' Mücrimler diyecekler ki: 'Biz (dünyada) namaz kılanlardan değildik. Yoksullara yedirmiyorduk. Batıla dalanlarla birlikte dalıyorduk. Kıyamet gününü de yalanlardık. Ta ki ölüm bize gelene kadar (bu hal üzerindeydik) ' (Müddessir Suresi: 40-47)

 
Cabir ibn Abdullah (ra)'den rivayet edilmiştir. Nebi (sav) buyurmuştur ki: 'İman'la küfür arasındaki şey namazı terk etmektir.' (Tirmizi: 2618, Kitabu's-Salat: 887 ve İbni Ebi Şeybe İman: 44 sahih olarak rivayet etmişlerdir.)



Ya bu dar ve soğuk kabirde ne diyeceksın?
Ben cok yogundum namaz kılamadım sana kul olamadım mı? diyeceksin...........




Bunlar kadar gençmisin sen,ama bak onlar kılıyor neden?



Namaza yetismek icin kosan bir cocuga Hz.Omer(r.a): 
'Sen daha cocuksun bu kadar telaş etmene gerek yok.
 Sen daha çocuksun namaz sana farz degil.
'
Demişti de çocuk cevap vermisti: 'Amca, amca! Bu işin büğüyü küçüğü olur mu? Daha dün mahallemizde bir çocuk öldü. üstelik benden de küçüktü. ölüm denen gerçeğin büyük küçük ayırdığı yok. En iyisi her yaşta buna hazır olmalı.
Hem bu yaşta namaza alkışmazsam büyüyünce zor gelebilir.
sen hâla gencim de...?

 


Aaa olmadı.
Hastasın değil mi onun icin kılamıyorsun.
Özür dilerim.....ama iyileşmen için namaz kılman gerektiğini biliyor     musun?
Öyle dememiş mi Peygamberimiz 'namazda şifa var' kalk bir kıl bakalım namazını hastalığın kalıyor mu o zaman??? 
 
Bak oda hasta üstelik kaç yaşına gelmiş...






Ama ayakta duramıyorsun değil mi?
Oturarak kıl.
Oturamıyorsunda( yatalaksın)?
Kafanla kıl o zaman.
Yoksa tamamen felç mi geçirdin (şimdi yırttın galiba)?
Zannetme ki yırttın.
O zaman da gözlerin le kıl.
Bak bu kadar kolaylık var.
Eminim başka bahanelerinde vardır...değil mi?

(Yaaa boş ver hem sen niye namaz kılacaksın önemli olan kalp degil mi? senin kalbin temiz kılsan ne olacak ki?)
O 'Guzeller Guzeli'(s.a.v)nin kalbi kapkara mıydı, pislik icinde miydi de, ayakalarının altı şişinceye kadar namaz kılardı?
Eee gördün mü kalbin Efendimizin kalbinden de mi temiz acaba???
değil, değil mi?



Bu da olmadı.
Var mı başka bahanen.
Kalmadı mı yoksa uyduracak bir şeyler?
bahanelerini dinleme(me)k isterim veya dur bunlarıda ben tahmin edeyim...
Sabah namazına uyanamıyorsun, sabahın köründe kim kalkacak ki uykunu mahvedeceksin değil mi?
Ya aşık oldugun kız yada erkek
senınle sabah 5 de buluşalım deseydi sen ne yapardın saatini kurar erkenden yatartın hatta uyanamam diye uyumazdın o gece.
Peki seni cağıran senin rabbin...
Ya boşver  değilmi????

Ya böyle bir ilan görsen ne yapardın acaba?



Ama gitmezdin değil mi?
Değmez onun için uykunu bozmana.
Sen mi gitmeyeceksin.
Bari yalan söyleme.
İlk sen olmak için geceyi orda geçirirdin...
 
Yemeğini yemeden oğleyi geçirmiyorsun.Belkide zevkini çıkara çıkara
1 saatte yiyorsun yemeğni değil mi?
Yemek daha önemli değil mi???
Ya ikindi ne olacak??
Dur şimdi zaten yoruldun bütün gün birde bu arada namaz olurmu????
Ya aksam namazı???
Oooo sende yaaa daha eve gidilecek, yemek yenilecek, zaten aksam vaktide kısa yetişemiyorsun degil mi?
Yatsı namazını hiç sorma değil mi?
O saatte namaz mı kılınır?
yemek yedik güzelce tıka basa doldum kanepeye uzanıp film izleme vakti.





Dizilere bulabılıyorsun vakit değilmi ?
Aman sende cok oldun dur bi dizi izleyecegiz 1 saat şurda????

1 :öLü iSEN
2: DELi iSEN
3: BEBEK iSEN
4: HAYVAN iSEN
5: iNKARCI(KAFiR) iSEN
Ama yok, nasil olur sen ölü veya deli degilsin, ustelik kocaman adamsin ve insansin, Allah  korusun kafirde degilsin. demek ki namazdan kurtulamazsin. .........

Hem bak dogada hersey ona secde ediyor.
Sen daha ne duruyorsun?








Biliyorum sen onlar gibi namaz kilamazsin, onlar gibi olsan zaten bahane uydurmaz, namaz kilmak icin kendine yollar arardin bu zamanda...

Nasil mi namaz kilacaksin?





 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
böyle değil.....................
Öyle bir namaz kilacaksin ki Mevlana'ca:



Namaza tekbirle girmek,'ilahi,biz Senin huzurunda kurban olduk !' demektir. Tekbir getirerek kurban kesildiği gibi, tekbirle namaza baslamak da, 'Allah 'im canimiz Sana feda olsun!' anlamindadir.
Namazda kiyama durmak, Allah 'in huzurunda kiyametteki muhasebeyi hatirlatir. Kul, biraz sonraki hakkiyla yerine getiremedigi kullundan ve isledgi günahlardan dolayı utancindan ayakta durmaya dermanı kalmaz, rukuya egilir.
Bari rukuda iken'Hakk'in suallerine cevap ver' diye ilahi ferman gelir. Kul, rukudan basini mahcup olarak kaldırır. Ayakta duramaz, yüzüstü secdeye kapanir.
Tekrar ona,'Secdeden basini kaldir! Yapmis olduklarindan haber ver' diye ferman gelir. O, yine mahcup bir halde basini kaldirsa da, tekrar yüz üstü kapanir.

Var misin boyle namaz kilmaya?
Veysel karani gibi geceleri gunduzleri namazla gecirmeye var mısın?
Öyle güzel bir namaz kilarmiş ki mubarek.
Bir geceyi sadece kıyamda, bir gece sadece rukuda, bir gece sadece secdede gecirirmis...

Hz. Ali gibi, savaşta yedigi okun acısından cıkaramıyorlar, ancak Hz. Ali namaza durunca cıkarıyorlar hem de kılı bile kıpırdamıyor, soranlara da 'biz namaz kılarken can kuşumuzu salıveririz' demis.
Var mısın böyle namaz kılmaya?,
Hz.Rabia gibi, gozlerinde yaş kalmayincaya kadar namaz da ağlamaya
Var mısın?
Ve O GÜZELLER GÜZELi Peygamberimiz, namazi en güzel kılan O.
Kimse onun gibi Kilamazdı.
Varmısın Onun ümmeti olarak namaz kilmaya?
Haydi ey kalbim durma artik tovbe et ve Yaradanına en güzel hamdini sun, temizle kalbini pislikten, dünyalıktan ve kula yakisir bir seklide MEVLA'ya yaklas...
Hadi be ruhum hadi be kalbim uymayın siz o nefsinize.
Ohep konuşur ve sizi kötüye götürür.
Siz ondan güçlüsünüz, siz ona hükmedersiniz.
Hadi kırın onun gücünü.
 
Biliyorum yapacaksin sen bunu.Hadi o zaman. 

Bak Bilal-i Habesi ezani okumaya basladi
Öyle bir namaz kilacaksin ki ezanı okuyan Bilal-i Habesi olacak, namaz kıldıgın yer Mescid-i Haram(KABE) olacak ve imamin Hz. Muhammet Mustafa olacak ve Hz. ebubekir, Hz. Omer, Hz.Osman, Hz.Ali ve sahabeyle birlikte namaza duracaksin... .
Öyle bir namaz kilacaksin ki, sIrat köprüsünün üzerinde olacaksın aşagısı cehennem ve karsısında YÜCELER YÜCESİ  ALLAH  TEALA ve meleklerle saf tutarak...
 
Haydi simdi namaz zamani, haydi simdi kurtulus zamani...
önünde bunlar var....her isteğinin gercekleşecegi sonsuz yaşam yurdu cennet var..........

KURTAR KENDiNi... 
lütfen herkese yollayın   iyiliği emreden topluluk olalım ve bizde her namaza başlayan kardeşimizle birlikte ecir kazanalım......
yorum ve dualarınızı beklıyorum
 

Sizden; hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kötülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulunsun. Kurtuluşa erenler işte bunlardır. (Al-i İmran Suresi, 104)


 
Bir düşün bakalım bu kadar vakti ne için harcıyorsun, dünyalık için değil mi?
iyi para kazanayım, rahat yaşıyayım, param pulum olsun hepsi bunun icin mi?
Bir daha düşün sen önce,kim götürmüş bir bez parcasından başka bir şey, orada rahat etmek için kim biriktirebilmiş veya götürebilmiş kazandıklarını?
oraya gittiğinde ilk sorulacak soru ne biliyor musun?
yaa o zaman ne cevap vereceksin, vaktim yok diyemezsin, yer bulamadım diyemezsin, işim vardı diyemezsin degil mi?
belki şunu dersin: 'bu kadar çabuk beklemiyordum ölümü yoksa kılacaktım ileride namazımı kaza namazıda kılacaktım'...ama senin yaşın genç daha yaşlanınca kılarsın değil mi hem o zaman bol bol vaktinde olacak,
ya yaşlanmazsan. ..
ya sen namaz kılmadan, senin namazini kılarlarsa...
 
BERAT GECESİ
Kategori: BERAAT GECESI , Din

BERAT KANDİLİ
·        Beraet sözcüğünün kısaltılmış hali olan berat kelimesi, borçtan,hastalıktan,suç ve cezadan kurtulmak anlamına gelir. Dini bir terim olarak berat; günahlardan arınmak,temize çıkmak ilahi af ve mağfirete nail olmak demektir. Allah’a kul olmanın manevi zevkine ererek, hata ve kusurlarını itiraf eden,işledikleri günahların farkına vararak istiğfarda bulunan pek çok mü’minin ilahi rahmete kavuşup, günahlarından kurtulmayı ümit ettiği için bu geceye “kurtuluş gecesi” de denilmiştir.
·        Berat gecesi, Şaban ayının 15. gecesi, Allah’ın, tövbe etmek, günahlarına pişman olmak ve bir daha işlemeyeceğine söz vermek isteyenlere tahsis ettiği “özel bir tövbe gecesi”dir.  
·        “El_aslü beraeh” İslam hukukunda genel bir prensiptir. İspat edilmedikçe her- kes masumdur. İnancımıza göre her doğan günahsız olarak doğar.
·        Bu gecenin adı Kur’an’da geçmez, Peygamberimiz de bu gece için bu kelimeyi kullanmamıştır ama Peygamberimizin bu gecenin önemine işaret etmek için ifade buyurduğu hadis-i şeriflerden hareketle alimler bu gece için berat ismini uygun görmüştür. Bu gece ile ilgili hadis-Şerifler şöyledir:
            “Şu beş gece vardır ki, onlarda yapılan dua kabul edilir: Recep ayının ilk Cuma gecesi Şaban ayının 15. gecesi, Ramazan ve Kurban bayramı geceleri ve Cuma geceleri.”
            “Allah Teala, -rahmetiyle- Şaban ayının on beşinci gecesi dünya semasına tecelli ederek Kelp kabilesinin koyunlarının kılları sayısından daha fazla kişiyi affeder.” (Tirmizi,Savm,39)
            “Şaban ayının ortasında gece ibadet ediniz, gündüz de oruç tutunuz. Allah o gece güneşin batmasıyla dünya semasına tecelli eder ve tan yeri ağarıncaya kadar: Yok mu benden af dileyen, onu affedeyim, yok mu benden rızık isteyen onu rızıklandırayım, yok mu bir musibete uğrayan ona afiyet vereyim. Yok mu şunu isteyen, bunu isteyen” diye devam eder.. (İbn-iMace,İkame,191)

Hz Aişe anlatıyor:
            Peygamberimiz bir gece kalktı,namaz kıldı. Namazda secdeyi o kadar uzattı ki, secdede öldü sandım. Elimle ayağına dokununca kımıldadı. Sevindim ve yerime döndüm. Secdede şöyle dua ettiğini duydum:
            “Allah’ım! Azabından affına,gazabından rızana sığınıyor,senden yine sana sığınıyorum. Şanın yücedir. Sana yaptığım senayı,senin kendine yaptığın senaya denk bulmuyorum. Sana gereği gibi hamd etmekten acizim.” Başını secdeden kaldırıp namazı bitirince;
            -Ey Aişe, sana haksızlık edeceğimi mi sandın dedikten sonra bu gece hangi gecedir biliyor musun? diye sordu. Allah ve Resulü daha iyi bilir dedim. Şöyle buyurdu:
            Bu gece Şaban ayının 15. gecesidir. Yüce Allah bu gecede af dileyenleri bağışlar,merhamet isteyenlere rahmet eder, içini kin bürümüş olanları ise kendi hallerine bırakır. (Münziri, Et-Terğib, II/119)
        Bazı alimler kıblenin Mescd-i Aksa’dan Kabe’ye çevrilmesi olayının hicretin ikinci yılında berat gecesinde meydana geldiğini söylerler.
            Yüce Allah, “Ey mü’minler, Hep birlikte tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.”(Nur,31),
Ey iman edenler, Allah’a içtenlikle tövbe ediniz. Belki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter.” (Tahrim,8) buyuruyor.
Allah kendini bize şöyle tanıtır: “O, kullarından tövbeyi kabul eden, kötülükleri bağışlayan ve yaptıklarınızı bilendir.”( Şura,25) 

Peygamberimiz bile günde 70 kez tövbe edermiş.(Buhari,Deavat,3) Peygamberimiz, “Günahına tövbe eden hiç günah işlemiş gibidir.” buyuruyor. 
            Kimse benim günahım çok, tövbem kabul olmaz diye düşünmemelidir, ayrıca böyle düşünmek de günahtır. Allah’ın rahmetinden ümit kesilmez (Zümer,53)
            Tövbenin kabul olmasının şartları:
            1-İşlenmiş günah, tövbe anında terk edilmiş olmalıdır.
            2-Kesin bir pişmanlık olmalıdır,
            3-Bir daha işlenmeyeceğine dair Allah’a kesin söz verilmelidir.
            4-Günah kul hakkına giriyorsa, ilgili şahısla helalleşilmelidir.       
Ebu Musa el,Eşari’den gelen bir rivayete göre Peygamberimiz şöyle buyuruyor:
“Muhakkak ki Allah, Şaban ayının 15. gecesi(kullarına rahmetle) nazar eder ve kendisine şirk koşan ile birbirine düşman olanlar hariç, herkesi affeder.”(İbn-i Mace,İkame,191)
            Bu gecede affedilmeyecek olanlar şunlardır:
            1-Allah’a şirk koşanlar,
            2-Ebeveyne asi olanlar,
            3-Komşu ve akraba ile ilişkiyi kesenler,
            4-Mü’minlere karşı kin ve düşmanlık besleyenler,
            5-İçki içmekte ısrar edenler.
            Bu gecede neler yapılabilir?
            1-Kaza namazı kılınabilir,
            2-Nafile ve tespih namazı kılınabilir,
            3-Namazı müteakip tövbe yapılarak Allah’a dua edilebilir,
            4-Kur’an ve diğer dini kitap okunabilir,dini sohbet yapılabilir,
            5-En önemlisi bu gecenin kandil gecesi olduğu bilinciyle evde her zamankinden farklı bir şekilde yemek yiyerek,hoş sohbetler yaparak, namaz vakti camiye giderek,camiden gelince aile fertlerinin kandilini tebrik ederek,çocukları sevindirerek bir bayram havası estirilebilir /estirilmelidir.
            Dua:
            Allah’ım! Senin şanın yüce,rahmetin bol,lütuf ve ihsanın sınırsız, af ve merhametin büyüktür. Bizler ise, her defasında nefsinin isteklerine mağlup olan ve emirlerini ifa etmede yetersiz kalan aciz ve günahkar kullarınız. Senden başka sığınacak kapımız ve merhamet dileyecek mercimiz yok. Sen Yüce Rabsın, biz ise aciz kullarınız. Bizi kapına çağırdın geldik, dua edin dedin dua ediyoruz, af dileyen yok mu diyorsun, işte şimdi af ve mağfiret diliyoruz. Bizi bu af gecesinde kapından boş çevirme ya Rabbi!
            Ya Rabbi! Sevgili Peygamberimiz Hz Muhammed senden ne istemişse biz de onları istiyoruz. Bizi onlara ulaştır ya Rabbi. Sevgili Peygamberimiz senden neyi uzak tutmanı istemişse bizi ondan korumanı istiyoruz. Bizi, umduklarımıza nail, korktuklarımızdan da emin  eyle ya Rabbi!
            Şu anda Dünyanın muhtelif yerlerinde çeşitli sıkıntılara maruz kalan mazlum ve mağdur kullarına merhamet eyle ya Rabbi!. İslam alemini karşı karşıya bulunduğu sıkıntı ve kaostan sahili selamete eriştir ya Rabbi.
            Şu anda cemaatimizin ve bu geceyi mübarek bilerek sana yönelen bütün kullarının her ne muradı var ise kendilerine lütfeyle Allah’ım. Her ne dertleri sıkıntıları varsa onları da hallü asan eyle Allah’ım.
            Derdi olanlara devalar, hasta olanlara şifalar, borcu olanlara edalar ihsan eyle Allah’ım.
            Çocuklarımızı ve nesillerimizi şeytan şerrinden ve şeytan tıynetli insanların şerrinden, şeytana ve nefislerine uyarak yolundan uzaklaşmaktan  muhafaza eyle ya Rabbi. Çocuklarımızın anne ve babasına sadık, dinine ve vatanına yararlı hayırlı evlatlar olarak  yetişmeleri için her türlü imkanı bizlere lütfeyle  ya Rabbi.
            Hastası olanlara acil şifalar, borcu olanlara edalar, derdi olanlara devalar nasip eyle ya Rabbi.
            Ülkemize yönelik hain planlardan, terör saldırılarından sen muhafaza eyle ya Rabbi. Güvenlik güçlerimizi her türlü hain saldırılara karşı koru ya Rabbi.
            Irak, Filistin ve Lübnandaki kardeşlerimizi de kimliği belirli belirsiz kimselerin saldırılarından muhafaza eyle ya Rabbi.
Güzel dinimizin gerçekleştirmek istediği barış, huzur ve mutluluk dolu bir ortamın bütün dünyaya hakim kılınması için bizim gibi barış severlere gayret, zalimlere ise korku ve dehşet nasip ey ya Rabbi.
Bu mübarek gece hürmetine, dualarımızı makbul, kusurlarımızı ise mağfur eyle ya Rabbi.             
           
 
KAFİRUN SURESİ,NASR SURESİ VE TEBBET SURESİ'NİN FAZİLETLERİ
Kategori: DUANIN FAZILETLERI , Din

KAFİRUN SURESİNİN FAZİLETİ
Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki:
“Kim herhangi bir gecede Kâfirûn (Kulyâ) sûresini okursa, çok güzel ve hayırlı bir iş yapmış olur.”
“Kim kulyâ sûresini okursa, ona Kur'ân-ı kerîmin dörtte birini okumuş gibi sevâb verilir. Ondan şeytanlar uzaklaşır, şirkten berî olur ve kıyâmetin şiddetinden emin olur.”
“Yatarken Kulyâ sûresini okumak, Allaha şirk koşmaktan alıkoyar.”
Peygamber efendimiz Kulyâ sûresi okuyan birine rastladığında buyurdu ki:
“Bu kişi şirkten uzak ve berî oldu.”
Peygamber efendimiz buyurdu ki:
“Kulyâ sûresini okuduktan sonra uyu! Zira bu sûreyi okumak şirkten kurtuluştur.”
Kâfirûn sûresini, İhlâs, Felâk ve Nâs sûreleri ile birlikte okuyanın rızkı artar, hali düzelir.
İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:
"Her türlü şerden korunmak için ve sıkıntılı zamanlarda dört kul'ü çok okuyunuz."
[Dört kul, Kulyâ, Kulhüvallahü ehad, Felâk ve Nâs sûreleridir.]

NASR SURESİNİN FAZİLETİ
Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki:
“İzâ câe nasrullahi sûresi, Kur'ânın dörtte birine denktir.”
“Kim İzâ câe nasrullahi'yi okursa, Mekke-i Mükerreme'nin fethinde hazır bulunup da şehîd olmuş gibi sevâb alır.”
“Ey Cübeyr! Yolculuğa çıktığında, arkadaşlarının içinde en iyi durumda olmak, sıkıntı çekmemek ve rızık bakamından rahat olmak istersen, Kâfirûn, Nasr, İhlâs, Felak ve Nâs sûrelerini oku...”
Fahreddîn-i Râzi buyurdu ki:
"Nasr sûresi mü'minlerin sûresidir. Her mü'min bu sûreyi okuduğunda, Allahü teâlâ işlerini kolaylaştırır, onu düşmanları üzerine gâlip kılar, maîşet sıkıntısı çektirmez, tevbesini kabul, günahlarını affeder."
Âlimler buyurdu ki:
"Fetih sûresini okumaya gücü yetmeyen Nasr sûresini okusun."
TEBBET SURESİNİN FAZİLETİ
 Tebâb, helâk ve helâke götüren hüsrân, emegi bosa cikip murâdina ermemek, yâni muvaffakiyetin ziddi olan „yüf olmak, yûh olmak, berbâd olmak" ma´nâlarina gelir. „Tebben leke, tebben lehü" ta´birleri, „yüf ona, yûh sana" gibi kötüleme ve bedduâ makaminda kullanilir
1. Ebû Leheb, Peygamber efendimizin (S.A.V.) amcasi idi. Adi Abdul Uzza idi. Yanaklari pek kirmizi oldugu icin atese benzetilerek bu lâkab kendisine verilmistir. Ebû Leheb "Ates babasi" anlamindadir. Peygamber efendimizin (S.A.V.) en azili düsmanlarindandi. O´nun ardisira yürür, Peygamber efendimiz (S.A.V.) bir sey söyleyince hemen O´nu yalanlardi. Bu sebeple Cenab-i Allah onun cezasini anlatarak söyle buyurdu: O, kadrini ve evsafini ancak Yaraticisinin bilebilecegi bir atese girecektir. Alevli bir atese girip orada yanacaktir. O ve karisi olan odun hamali Ümmü Cemil, bu alevli ateste yanacaklardir.
Rivâyete göre o kadin Peygamber efendimizin (S.A.V.) yoluna, toplamis oldugu dikenleri birakirdi. Peygamberle insanlar arasina düsmanlik tohumlari ekmek icin son derece caba sarfederdi. Fitne atesinin odunlarini toplar, insanlarla Peygamber arasinda bu atesi tutustururdu. Cenab-i Allah onun suretini daha cirkin bir sekilde tasvir etmek icin bakiniz ne buyuruyor: "Boynunda hurma lifinden örülmüs bir ip vardir." O kadinin bir gerdanligi vardi, Rasûlullah´in davetini engellemek ve O´na kötülük yapmak ugruna masraflari karsilamak üzere gerdanligini satmaya yemin etmisti. Iste Cenab-i Allah o gerdanligin yerine boynuna, saglam ipli bir gerdanlik gecirdi ki, boynunu iyice sIksIn. Cehen-nem atesinde o bagdan kurtulamasin. Denildi ki, bu mana onu tahkir etmek ve onu odun hamali sûretinde tasvir etmek icindir. Cünkü onunla kocasi son derece tekebbürlü olup Peygamber efendimizin (S.A.V.) yoluna tas koyuyorlardi.
 
KEVSER SURESİ VE MAUN SURESİNİN FAZİLETLERİ
Kategori: DUANIN FAZILETLERI , Din

MAUN SURESİ'NİN FAZİLETİ

41 Defa okuyan hz muhammedi ruyasında görür.

KEVSER SURESİ'NİN FAZİLETİ
Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki:
“Kim innâ a'taynâ sûresini okursa Cenab-ı Hak ona Cennet nehirlerinden su içirir.”
“Cenab-ı Hak buyurur ki: İzzetime yemin ederim ki seni (Kevser sûresini) kim inanarak ve sevâbını umarak okursa onu affederim.”
Kutbüddin İznikî buyurdu ki:
“Bir kimse yatacağı vakit Kevser sûresini okursa ve; "Yâ Rabbî! Beni sabah namazına uyandır" derse Allahü teâlânın izniyle o kimse sabah namazına uyanır.”
Âlimlerimiz buyurmuştur ki:
“Her kim bu sûresi Cuma gecesi bin defa okur ve bin defa da salevât-ı şerîfe getirir de yatarsa o gece Resûlullah efendimizi rüyâda görür.”
Temîmî diyor ki:
“Her kim Kevser sûresini okumaya devam ederse kalbi yumuşar Rabbine huşû içinde ibâdet eder. Devamlı ibâdet üzere olur.”
 
FİL SURESİ VE KUREYŞ SURESİNİN FAZİLETİ
Kategori: DUANIN FAZILETLERI , Din

FİL SURESİ'NİN FAZİLETİ
Kur'ân-ı Kerîm'in yüzbeşinci suresi Mekke'de nâzil olmuştur; beş ayettir fâsılası Lâm harfidir Adını birinci ayetinde geçen "fil" kelimesinden alır Fil, Asya ve Afrika'da yaşayan, iri yapılı, güçlü hortumlu, büyük kulakları ve boynuzları (fildişi) olan bir kara hayvanıdır Sure, önceki bir dönemde Allah'ın müminlere yardımını ve büyüklenenlere karşı gösterdiği gazâbını anlatmaktadır
Surenin nüzul sebebi şudur: Habeşistan'ın Yemen vâlisi Ebrehe, San'a'da büyük bir tapınak yaptırdı Gayesi, Kâbe hacılarını buraya çekmekti Fakat Kinâne kabilesinden bir veya birkaç kişi geceleyin bu tapınağa girerek burayı pisledi Buna son derece kızan Ebrehe büyük bir ordu hazırladı Bu muazzam ordunun karşısında kimse dayanamazdı Geçtiği yerlerde her önüne çıkanı yendi Ordusu, büyük fillerle desteklenmekteydi ve bu fillerin "Mamut" denilen en iri olanı, karşısındakini ezip geçiyordu Ebrehe'nin ordusuna Ashâbu'l-Fil (fil sahipleri) denmiştir Bu ordu zayıf olan Kureyş'i de korkuttuktan sonra, tam Kâbe'ye saldıracağı sırada Allah ebâbil kuşlarını üzerlerine gönderdi Kuşlar ağızlarında ve ayaklarında taşıdıkları taşları askerlerin üzerine atarak bu muhteşem orduyu helâk ettiler Olay Hz Peygamber (sas)'in doğduğu yılda meydana gelmişti Aynı zamanda bu olay onun peygamberliğine delâlet eden mucizelerden sayılmıştır
Surenin manası şudur: "Görmedin mi nasıl etti Rabbin ashâbı file, Kılmadı mı tedbirlerini müstağrak tadlile? Saldı da üzerlerine sürü sürü kuşlar Atıyorlardı onlara siccilden taşlar Derken bir yenik hasıl gibi oluverdi" Onlar (Muhammed Hamdi Yazır meâli) Yani "Görmedin mi Rabbin Fil sahiplerine ne yaptı? Onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı? Üzerlerine sürü sürü kuşlar gönderdi Onlara çamurdan sertleşmiş taşlar atıyorlardı Nihayet onları kurt tarafından yenilmiş ekin yaprağı gibi yaptı" demektir
Burada "görmedin mi?" lafzı hem Fil olayını bilenlere, hem Resulullah'a, o zamanda yaşayan herkese ve de bütün insanlara yöneliktir
Fil suresi önemli ve ibret verici özellikler içermektedir
Allahu Teâlâ, Kâbe'yi mübârek kılmıştır Ona herhangi bir şekilde saldırıda bulunan, surede zikredildiği gibi korkunç bir azaba uğrar Allah, buyruklarına uyanları kurtarır, onlara yardım ederken; karşı gelenleri azâbıyla kuşatır Allah zâlimlere karşı zayıflara, ezilenlere, hakka inanıp da zâlimlere karşl çıkamayanlara daima yardımcıdır ve en güçlüler bile O'nun intikamı karşısında yok olur giderler
Ebrehe Kâbe hakkında, "Allah onu elimden kurtaramayacaklar" deyip büyüklendi O dönemde Mekke'nin başkanı sayılan Abdülmuttalib de, "Bu Beytullah'ın bir sahibi var, O onu koruyacaktır" dedi Rivâyetlerde ayrıca Ebrehe'nin, "Bu Beytullah'ın emin bir ev olduğunu duydum; onun eminliğini yok etmeye geldim" dediği de kaydedilir Abdülmuttalib'in de, "Bu, Allah'ın evidir Bugüne kadar hiç kimse ona saldıramadı" demesine karşılık Ebrehe, "Ben onu yıkmadan geri dönmeyeceğim" diyerek Mamut'u Kâbe'ye doğru yöneltti Ancak hayvan olduğu yere çökmüştü Kureyşlilerin niçin savaşmadıkları hem bu fillerden, hem de sayılarının azlığından anlaşılmaktadır Kureyşliler ancak onbin kişi kadarken Ebrehe ordusu altmışbin kişiydi Kureyşliler katliamdan kurtulmak için dağlara çekilince Kâbe ortada kaldı İşte bu sırada Allah intikamını aldı; sürülerle kuşlar, askerlere taş yağdırdılar Rivâyetlere göre bu taşlar askerleri parçaladı; değdiği askeri hemen parçalayan, veya değdiği eti ve kemiği hemen çürütüp eriten taşlardı bunlar Askerlerin et ve kanları su gibi akıyor, kemikleri dışarı fırlıyordu Kısacası, korkunç bir fâcia meydana gelmişti Milâdı 571 yılında cereyan eden bu olaya Araplar "Fil Vak'ası" ve bu seneye "Fil Yılı" demişlerdir Olay, Müzdelife ile Mina arasındaki Mahasab vadisi yakınındaki Muassıb'da meydana gelmiştir Müzdelife'de durmak, Muassıb'da hızlanarak geçmek Resulullah'ın bir sünneti olmuştur Bu olay üzerine Araplar pekçok şiir ve kasîdeler yazmışlar ve müşrik Mekkeliler bir müddet (on yıl) tek Allah'a iman edip putlarmı Kâbe'den kaldırmışlardır Ama bir süre sonra yine ortak koşmaya başladılar ve ardından Hz Peygamber risâletle kendilerine gönderildi Kureyş, Ebrehe'nin helâkının her yerde duyulmasıyla itibar kazanmış ve kervanları gittikleri yerlerde âdeta dokunulmazlığa sahip olmuştur Kureyş suresinde onların "Kâbe hizmetçiliği" görevleri sayesinde Araplar arasında nasıl dokunulmaz kılındıkları anlatılmaktadırO devirde, yani Milâdı altıncı yüzyılda Arabistan yarımadasında tek bir din hâkimdi ve Mekke bu dinin merkeziydi Mekke, beşinci yüzyılda Zemzem kuyusu yanında kuruldu Buraya ilk defa Amalikalılar onlardan sonra da Cürhüm kabilesi yerleşti Cürhümîler'den sonra Mekke'ye Huzaa oğulları hâkim oldu Resulullah'ın dördüncü göbekten dedesi olan Kusay b Kilâb 440 yılında Mekke ve Kâbe hâkimiyetini ele geçirdi Böylelikle, sikaye, hicâbe*, rifâde ve livâ denilen Kâbe hizmetleri Kureyşlilerin eline geçmiş oldu Mekke'ye "Beytü'l-haram", "Ümmü'l-Kurâ", "el-Beledü'l-Emin","el-Beytü'l-Atik" denilir (Bk el-En'âm, 6/92; et-Tîn, 95/1-3; el-Hacc, 22/28) Resulullah'ın bir hadisinden Hz İsmail neslinden Kinâneoğulları; onlardan Kureyş, ondan Haşimoğulları ondan da Resulullah'ın seçildiği kaydedilmiştir Kâbe'yi Allah'ın emriyle Hz İbrahim ve oğlu Hz İsmail (as), birlikte inşa etmişlerdir (el-Bakara, 2/127) Yine Allah İbrahim'e insanlara haccı bildirmesini tebliğ etti ve insanlar Kâbe'yi bir hac yeri kıldılar (el-Hac, 22/27) Kâbe, tavansız, dört köşe, küçük bir yapıdır Dört köşe olmasından dolayı Kâ'be denilir


KUREYŞ SURESİ'NİN FAZİLETİ
Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
“Kim, Kureyş Sûresini okursa, Allahü teâlâ ona, Ka'be'yi tavâf edenlerin ve orada i'tikâfta bulunanların adedinin on katı hasene verir.”
İmâm-ı Rabbânî buyurdu ki:
"Korkulu yerlerde ve düşman karşısında emîn ve rahat olmak için Kureyş Sûresini okumalıdır. Tecrübe edilmiştir. Her gün ve her gece hiç olmazsa onbirer defa okumalıdır."
 
                      DUA
Kategori: DUA , Din

 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
ALLAH'IM BENİ AİLEMİ VE BÜTÜN MÜSLÜMAN KARDEŞLERİMİ KIYAMET GÜNÜNDE AFFET 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

 

 
 ALLAH'IM SENİ SEVMEYİ,
 SEVDİKLERİNİ SEVMEYİ VE SEVGİNE ULAŞTIRAN İŞLERİ ,SENDEN DİLERİZ EY ALLAH'IM SEVGİNİ BİZE NEFSİMİZDEN AİLEMİZDEN VE SUDAN DAHA SEVĞİLİ KIL.
BİZİ NEFSİMİZİ ŞEYTANIN VE DÜŞMANIN ELİNE BIRAKMA 
VÜCUDUMUZUN SAGLIGINI İŞLERİMİZİN KOLAYLIĞINI KAZANCIMIZIN BEREKETİNİ SAGLA
 DERT VERİPTE DERMAN ARATMA
 BİZE GEÇİM DARLIĞI VERME KATLANAMYACAGIMIZ DERTLERLE VEGÜHAHLARLA BİZİ İMTİHAN ETME ALLAH'IM
BİZİ SEV, KULLARINI SEVEN VE KULLARININ ARASINDAN SEVİLEN KİMSE YAP
 GÜNAHLARIMIZI AFEYLE HATALARIMIZDAN DOLAYI BİZLERİ CEZALANDIRMA SONUMUZU HAYREYLE İKİ CİHANDA AZİZ EYLE
SENİN AFFINA VE MAGFİRETİNE SEVGİLİ PEYĞAMBERİMİZİN (SAV) ŞEFAATİNE MAZHAR OLAN KULLARINDAN EYLE ALLAH IM BİZİ KÖTÜLÜKLERDEN KORU KÖTÜLERE FIRSAT VERME
 
KALBİMİZİ ÜZÜNTÜ İLE DEĞİL SEVİNÇ İLE DOLDUR
ALLAH' IM YÜCELER YÜCESİSİN HERŞEYLERE KADİRSİN HERŞEYE GÜCÜN YETER
ALLAH'IM HERŞEY İÇİN SONSUZ ŞÜKÜRLER OLSUN GELECEGİMİZİ İŞLERİMİZİ SONUMUZU HAYREYLE
DUALARIMIZ KABUL EYLE
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
TÜM CÜMLEMİZİ PEYGAMBER EFENDİMİZİN (SAV) ŞEFAATİNE NAİL EYLE. AMİN
 
 
 
 
 
 
 
 
 

 
 

 
 
 
(HACKEROO1)
Sitede yayınlanan yazılar ve bilgiler izinsiz kullanılamaz.
Sitede sunulan programları kurmadan/çalıştırmadan önce virüs taramasından geçiriniz.
Programların kullanımları sonucu oluşabilecek zararlardan hackeroo1 sorum lu degildir.


Yasal Uyarı

Bu site ismi verilen dosyaların kendilerini barındırmamaktadır ve sorumlulukları kaynaklara aittir. Hak sahibinin talebi durumunda derhal sitemizden kaldırılacaktır. Sitede verilen linklerin yasalara aykırı kullanımı karşısında oluşabilecek hiçbir sorundan
HACKEROO1.TR.GG Sorumlu DEĞİLDİR
 
 
 
ANA SAYFA
CANLI
FOTO GALERİ
ÜYELİK
VİDEO
FORUM PAYLAŞIM
E-BÜLTEN
ZİYARETCİ DEFTERİ
SAYAC
PROGRAMLAR
OYUNLAR İNDİR
HACK HABERLERİ
SİTE MAP
ONLANE POHOTOSOP
LİNK LİSTESİ
TOP LİSTE
SAKLI SAYFALAR
ONLAYNE OYUN
TR.GG BUTONLARI
CSS TASARIMLARI
ÖZEL TR.GG TASARIMLARI
YENİ CSS TASARILARI
ARKAPLAN KODLARI
WEP SİTE YARDIM
WEP SİTE YARDIM 2
ONLANE PHOTOSOP
SOHBET ODASI
CANLI TV İZLE
TURBO YARIŞ
Programlar
Haberler
Eğlence
Sizden Gelenler
Canlı Yayın
Arşiv
Sende Gönder
Radyo Dinle
Gündem
Dünya
Ekonomi
Yaşam
Spor
Magazin
Sağlık
Kültür Sanat
Teknoloji
Foto Galeri
Haber
Fan
İlan
Oyun
Tartışıyorum
Web Tv




SİTEMİZ DAHA BAKIM VE TASARIM AŞAMASINDA COK DAHA FAZLA İCERİK EKLENECEKTİR
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol